Müzik öyle bir denizdir ki, ben paçaları sıvadım hala içine giremedim. Dede Efendi

19 Nisan 2013 Cuma

METAL MÜZİĞİN İNSANLAR ÜZERİNDEKİ PSİKO SOSYAL ETKİLERİ


Yurt İçi ve Yurt Dışında Yapılan Araştırmalar


Yurt içinde heavy metal müzik ile ilgili doğrudan yapılmış bir araştırmaya 
rastlanılmamıştır. Ancak az sayıda da olsa rock müzik ile ilgili yapılan araştırmalar vardır. Bu 
araştırmalar da heavy metal müzikle ilgili bilgilere de yer verilmiştir. Buna karşın ülkemizde 
rock ve heavy metal müzikle ilgili bazı kitap çalışmaları yapılmıştır. 
Popüler kültür bağlamında rock müziğin analizini yaptığı çalışmasında Çalış (2006) 
rock müziği doğuran sosyal şartları ayrıntılı bir şekilde ele almış ve rock müziğe kaynaklık 
eden blues ve caz müzik hakkında tarihsel bilgiler vermiştir. Bu araştırmada rock müziğin bir 
araç olarak işlevselliğine dikkat çekilmiştir. Bu bağlamda rock müzik özellikle 60’lı yıllardan 
itibaren siyasal ve sosyal düzene karşı bir protesto, başkaldırı ve isyan aracı olarak 
kullanılmıştır. Araştırmada, rock müziğin uyuşturucu kullanımı, şiddet ve cinselliğin 
kullanımının da bir aracı olarak işlev gördüğü belirtilmiştir. 
Ögel ve arkadaşlarının (2007) yaptığı bir araştırmada rock ya da heavy metal olmasa 
da bir değişken olarak pop müzik ele alınmıştır. Bu araştırmada madde deneyen ve 
denemeyen ergenlerin sosyal aktivitelere katılımı araştırılmıştır. Madde deneyen ergenelerin, 
denemeyenlere oranla pop müziği daha fazla tercih ettikleri bulgulanmıştır. 
Baker ve Bor’un (2008) gençlerin müzik tercihlerinin zihinsel sağlık durumlarını 
etkileyip etkilemediğini araştırdıkları çalışmalarında, müzik tercihlerinin zihinsel sağlık 
durumunu etkilediğine ilişkin güçlü bir kanıt bulanamadığını, buna karşın müzik tercihleriyle 
antisosyal davranış, intihar eğilimi ve uyuşturucu kullanımı arasında pozitif ilişkiler bulunduğunu belirtmektedirler.


Rock ve metal müzik üzerine yurt dışında yapılan araştırmaların sayısı çok daha 
fazladır. Roberts ve arkadaşları(2003) metal müzik üzerine yapılan bir çok korelasyonel 
araştırmada bu müzik türü ile rahatsız edici tutumlar arasında pozitif ilişki bulunduğunu 
belirtmektedirler. Bunun yanında heavy metal tutkunlarının öğretmenleriyle ve diğer okul 
yöneticileriyle daha çok çatışma yaşadıklarını ve bu öğrencilerin akademik açıdan daha az 
başarılı olduklarını ifade etmektedirler. 
Martin, Clarke ve Pearce (1993) tarafından yapılan bir araştırmada ise rock/metal 
müzik dinleyen liseli gençler arasında intihar düşüncelerinin, depresyon, uyuşturucu kullanımı 
ve kendine zarar verme davranışlarının anlamlı bir şekilde fazla olduğu bulgulanmıştır. 
Scheel’in (1999) yaptığı araştırmada heavy metal fanlarının fan olmayan heavy metal 
dinleyicilerine oranla daha anlamlı bir şekilde intihar düşünceleri taşıdığı belirtilmiştir. Aynı 
çalışmada bayanların erkeklere oranla intihar düşüncelerini daha fazla rapor ettikleri ifade 
edilmiştir. 
Singer ve arkadaşlarının(1993) geniş bir örneklem grubu kullanarak yaptıkları bir 
çalışmada ise heavy metal müziği tercih etmekle suçlu arkadaş edinme, sosyal kontrol ve 
suçluluk arasındaki ilişki araştırılmıştır. Bu araştırmanın sonucuna göre eğer anne-baba 
kontrol düşük ise heavy metal müzik dinleyenler ise suç içeren davranışlar arasında bir ilişki 
bulunmuştur. Ancak heavy metal müziği tercih edenlerin suçlu arkadaşlar edindikleri hipotezi 
ise bu çalışmada doğrulanamamıştır. 
Purcell’in kaleme aldığı Death Metal adlı kitapta (2003) ise bir çok çalışmada heavy 
metal müzik ile yabancılaşma, madde kötüye kullanımı, psikiyatrik bozukluklar, intihar riski, 
ergenlik dönemi boyunca risk alma davranışları arasında bir ilişki gösterildiği vurgulanıyor. 
Hansen ve Hansen’in(1991) yaptıkları bir araştırmada ise heavy metal fanlarının bu 
müziği tercih eden ama fanatik olmayanlara oranla seksüel davranışlara, uyuşturucu 
kullanımına, büyüyle ilgili davranışlara ve antisosyal tutum ve davranışlara daha eğilimli 
oldukları ifade edilmektedir. Bu çalışmada aynı zamanda fanatik dinleyicilerin daha 
makyevelist ve maço tutumlar gösterdiği ve bilgiye dayalı tutumlara daha az ihtiyaç 
gösterdikleri bulunmuştur. 
King’in (1988) heavy metal müzik ve ergenlerde madde kullanımını ele aldığı 
makalede yapılan çalışmalardan elde edilen kanıtların heavy müzik ile madde kötüye 
kullanımı, rastgele/gelişigüzel cinsel davranış ve şiddet arasında bir ilişki gösterdiğini 
belirtiyor. 



Scheel ve Westefeld’in (1999) yaptıkları araştırmada heavy metal tutkunlarının 
erkelerde yaşam için daha az güçlü nedenlere sahip olduğu, bayan fanların ise intihar 
düşüncelerine daha eğilimli oldukları bulgulanmıştır. Ancak bu çalışmada yine de bu 
problemlerin doğrudan metal müzikle ilgili olmayabileceği, bu sorunların ailevi özelliklerden 
de kaynaklanabileceği ifade edilmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder